Shakespeare



istiridyenin biri diğerine dert yanar:
'içimde yuvarlak ve ağır birşey var,bana acı veriyor'
diğeri kibirli bir memnuniyet içinde:
'şükürler olsun ki içimde hiçbir sıkıntı yok,hem içimde,hem dışımda mutlu ve bütünüm'
o sırada oradan geçen yengeç şöyle der:
'evet mutlusun halinden ve bütünsün.Ama şunu söylemeliyim ki
diğer istiridyenin çektiği acının sebebi içindeki eşsiz güzellikteki incidir.


'Biz hayvanlar, öteki canlılar, dünyanın sessiz sakinleri, sizin yaşamdaki komşularınız, hepimiz bir ağızdan, size sesleniyoruz:
Biz sadece yaşamak istiyoruz! Sizden sevgi ve yaşam hakkımıza saygı bekliyoruz.
Bir kere bakın gözlerimizin ta içine, orada yaşamanın bizim için de sizler kadar değerli olduğunu göreceksiniz.
Biz de sizler kadar önemliyiz! Sizler kadar hakkımız var dünya üzerinde. Hepimizin bir arada yaşayabileceği kadar büyükken dünya, bu açgözlülük ve doyumsuzluk neden?
Düşünün; bizler, hayvan olmanın gururu ile yaşıyorken, siz insan olmayı utanç haline getiriyorsunuz!
Elinize bulaşmış kan mı, çocuklarınıza bırakmak istediğiniz miras?
Bizden güçlüsünüz, kabul ediyoruz. Bu yüzden size sessizce haykırıp, usulca yalvarıyoruz:
En doğal hakkımızı elimizden almayın, yaşamamıza izin verin! ! ! '




''İnsanların çoğu...
Sevmekten korkuyor, kaybetmekten korktuğu için..
Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.
Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.
Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğin kıymetini bilmediği için.
Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için.
Ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için...


Durma üz kendini üzebildigin kadar, hatalarını düzeltecekse.
Düşünme hiç şu anını, düşüncesizlik garantiliyorsa yarını.
Ve kork ölümden ölesiye, korkun seni ölümsüzleştirecekse...
'
Shakespeare

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder